ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇUNDA MANEVİ UNSUR- AVUKAT CENK AYHAN APAYDIN
Özel hayatın gizliliğini ihlal suçu suç taksirle işlenmez ancak doğrudan kastla işlenebilir. Saik önemli olmayıp özel kast da aranmaz. Suç kastının tespiti çok önemlidir. Hayatın olağan akışı çerçevesinde akla ve mantığa uygun bir değerlendirme yapılmalıdır.
Yargıtay incelemesine konu olan bir olayda, ilk derece mahkemesince, dosyada mevcut belge ve bilgiler, soruşturma ve kovuşturma evrelerinde alınan beyanlarla birlikte dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; sanığın bir dönem duygusal birliktelik yaşadığı katılanın bilgisi dahilinde öpüşürken çekindikleri resmi katılanın rızası dışında internet üzerinden paylaşmasına konu olayda, katılan ile ilişkilerinin zorla olmadığını ispat amacıyla paylaştığı gerekçesi ile suç kastının bulunmadığı gerekçesi ile sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca beraat kararı verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince duruşmalı yapılan inceleme sonunda, katılanın rızası dışında katılan ile öpüştükleri resmi internet üzerinden yayınlayan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 134/2. Maddesindeki özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkûmiyet kararı verilmiş olup temyiz istemi Yargıtay tarafından esastan reddedilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir[1]. Mağdurun çeşitli saiklerle sanık ile rızasıyla öpüşmesinin kayda alınmasını kabul etmesi bu görüntülerin internette paylaşılmasına izin verdiğini anlamına gelmez. Hayatın olağan akışı içerisinde normal bir insan öpüşme görüntülerinin internet üzerinden paylaşmasına izin vermez. Mahkeme kararlarının akla, mantığa ve hayatın olağan akışına uygun olması gerekir. Hakimlerin mağduru eylemleri üzerinden örtülü de olsa kınama hakkı bulunmamaktadır. Hukuk ahlaki değerlendirme araca olarak kullanılamaz.
Failin,
suçun konusunu oluşturan davranışların özel hayat alanına dahil olduğunu
bilmesi gerekir. Aksi halde, failin kastından bahsedilemez. Bunun yanında
failin bu suçla ulaşmak istediği amaç önem taşımaz[2].
[1] Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 16. 06. 2025 tarihli, 2022/9235 esas ve 2025/5327 sayılı kararı (UYAP isimli Yargıtay kararlarına özel erişim sağlayan sistemden alınmıştır).
[2] Koca, Mahmut Koca/ Üzülmez, İlhan, Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler, 9. Baskı., Ankara, 2023, s.605